Tahran Yeme-İçme Rehberi (2025): Sokak Lezzetleri, Restoranlar ve İran Mutfağından En İyiler
Tahran Mutfak Kültürüne Dair Bilmeniz Gereken Her Şey! En İyi Restoranlar, Kafeler, Kahvaltı Mekanları, Kelle Paça Restoranları ve Daha Fazlası
Yine benzer zamanlarda olduğu gibi yemek dışında bir amaç ile yurtdışında çıktık. Bu kez destinasyonumuz İran oldu. Genelde herkes ilk seyahat motivasyonumuzun yeme-içme olduğunu düşünüyor. Ama biz genelde gezdiğimiz yerlere başka önceliklerle hareket ediyoruz. Yemek ise çoğu zaman ikinci sırada oluyor. Ama yazı yazmak da ilk önceliğimiz arasında yer aldığı için yemek yemeyi ve gittiğimiz yerlerdeki yemek kültürünü yazı becerimiz ile birleştirip, pişirdikten sonra sizlerin önüne koyuyoruz.
Bu kez başka bir vesile ile gittiğimiz İran ve İran yeme içme kültürü bu yazımızın ana konusu. Asıl neden gittiğimizi merak ediyorsanız, İran seyahat planımızı öğrenmek istiyorsanız ve derinleri seviyorsanız sizleri bu yazıya (yakında burada olacak) davet ediyorum.





İran’a ilk adımımızı attığımızda aklımızdaki sorulardan biri de şuydu: ‘Tahran’da harbiden ne yenir?’ Her sokakta karşıma çıkan farklı kokular, alışık olmadığımız Farsça seslenişler, sokak satıcılarının telaşı, Tahran’daki Kapalıçarşı ve etrafındaki kalabalık… Tahran’da sadece tarih değil, damaklar ve dimağlar da keşfe çıkıyor. Kendinizi adeta 1001 Gece Masalları‘nda (Elf leyle ve leyle) bir masal kahramanı gibi hissediyorsunuz.
Tahran’da ne yenir diye yola çıktık, ama bu yolculukta tattığımız her şey, koca bir kültürün misafirperver yüzünü açığa çıkardı.
İran’da Tahran sokak lezzetleri ile başlıyoruz, daha sonra İran genelinde lezzet deneyim notları ve öneriler, İran’da ne yenir ile devam ediyoruz. Onu takibe Tahran’da geleneksel iran mutfağının en iyilerini derleyip sunuyoruz.
İşte, Tahran sokaklarından restoranlarına kadar keşfettiğimiz lezzetli duraklar.


1. Tahran Sokak Lezzetleri
Tahran’da Ash Reshte ve Haleem Nerede Yenir?
Tahran sokakları adeta açık hava mutfağı gibi. Merkezde bizim kaldığımız otelin hemen yan sokağında Ash Reshte veren minik bir tezgah vardı mesela.
En çok karşılaştığım lezzetlerin başında Ash Reshte geliyor. Kalın erişteler ve baklagillerle yapılan bu yoğun çorba, İranlıların rameni gibi bir şey. İsminin “Erişte Aşı” olduğunu düşünüyoruz. Erişte çorbası yani. Üstüne yoğurt eklendiğini sandık ama meğer o eritilmiş keşk imiş. Bir diğer ikonik sokak lezzeti ise Haleem. Keşkeğe benzeyen, tavuk göğsü kıvamını da andıran hafif tatlımsı tadı ve yoğun kıvamı ile özellikle sabahları kahvaltıda tercih ediliyor. İki lezzet de bizim damak tatlarımız için farklı idi. Büyük kazanlardan tabaklara kepçelenirken etrafı saran baharat kokuları hâlâ burnumda.
Eğer Ash Reshte denemek isterseniz, en meşhur ve en lezzetlisini Tahran merkezin kuzeyindeki Tajrij (Teşriş) pazarının girişinde Seyed Mehdi Haleem isimli bir halk lokantasında bulduk. Aşağıda Instagram hesabımızda videosu var. İzleyebilir ve Harbiyiyorum Instagram hesabımızı en güncel lezzet ve mekan keşiflerimiz için takibe alabilirsiniz.
Ayrıca yine Tejrij pazarı içerisinde sokağa taşan vitrininde, domates rendesi küvetinde kebap yüzdüren ve bu kebapları dürüm eden bir dürümcü bulduk. Türkiye’de de yapılsa tutacağını düşündüğümüz ayaküstü bir dürümcü bu. Mangalda pişirdikleri dürümleri pazarın sokaklarından birinde domates rendesine batırıp daha sonra da tereyağı ile ekstra lezzet unsuru ekleyip Waffle benzeri bir lavaşa dürüm yapıyorlar. Biz bir tek sardıkları lavaştan memnun kalmadık. Ama bu konseptin Türkiye’de daha iyi bir lavaş (ya da tırnak pide) ile uygulanırsa önünde sıra oluşturacağını düşünüyoruz.
Mekanın ismi Valak Restaurant. Tajrish çarşısı içerisinde. (Konum burada: Google haritalar)

*Aşağıda Tahran’daki Valak Restaurant’ın domatesli kebabının hazırlanışının Harbiyiyorum YouTube kanalımızdaki videosunu görebilirsiniz.
Sokak Tatlıcıları ve Hamurcular
Bir de Tahran Kapalıçarşı’nın orada bizdeki halka tatlısına benzeyen (daha yassı ve uzun olan) bir şerbetli seyyar tatlıcı gördük. Onun da videosunu aşağıya bırakıyoruz. Seyyar satıcı abinin kelamı ilk duyduğumuzda çok eğlenceli geldi. “Gote pancar!” gibi bir söz söylüyordu. Ama meğer orada Farsça ‘İki tanesi 50, baba bal getirmiş!’ diyormuş.
Ayrıca sokakta daha ismini bilmediğimiz birçok farklı şerbetli tatlı da gördük. Açmaya benzeyen hamur işleri ile birlikte satılan bu tatlıların çoğu kızartışmış ve şerbetli idi.
Birçok yerde muska şeklinde böreğe benzeyen kızartılmış ürünler satan, sokağa taşmış dükkanlar da karşımıza çıktı. Ayrıca aroma ile yapıldığını düşündüğümüz soğuk içecekler ihtiva eden rengarenk buzlu içecek satan dükkanlara da denk geldik.

Ayaküstü Chelow (Çelo) Kebap
Ayrıca yolda çokça hazır ve üstü streç filmle çevrili ayaküstü “Chelow Kebap” satıcıları da gördük. Çelo kebap, pilavlı kebap demek. İranlılar için restoran menülerinin olmazsa olmazı. Kıyma kebap safranlı pilav ve tereyağı küpünü pilavın içine gömüp servis ediliyor. Pilav ise basmati pirincinden yapılıyor. Biz bu yemeği ayaküstü değil, restoranlarda yemeyi tercih ettik.
Döner, Salam, Sosis Kebap
Tahran’da Büyük Çarşı’nın hemen etrafını çevreleyen dükkanlarda tavuk ve et döner sunumları da görmek mümkün. Ayrıca sosis, salam gibi amabaljlı ürünlerin de vitrinlerde sergilenip, daha sonra kebap edildiğine şahit olduk. Bazı dükkanların vitrinlerinde safranlı haşlanmış kuzu beyinleri de sergileniyordu. İlk ziyaretimizde biz bunları yemeye cesaret edemedik.





Tahran Sokaklarının Sıra Dışı Lezzeti: Yeralma (Patates Kebabı)
Tahran’da sıkça denk geldiğimiz bir diğer sokak lezzeti de bir çay semaverinin üzerinde sunulan yumurta, patates ve tereyağı üçlemesi idi. Bunu pıt pıt lavaş ismini verdiğimiz lavaşın içine dürüm ediyorlar. Bu üç malzeme kesin olmalı. Hepsi eziliyor ve homojenize ediliyor. Üstüne de tercihe göre baharat, taze soğan, domates v.b. ne varsa ekleniyor. Bizce Türkiye’de de yapılsa tutacak, hazırlaması oldukça kolay bir sokak lezzeti. Buna patates kebabı de deniyor. Umarız Türkiye’de birilerine ekmek kapısı olur da biz de buna vesile olmuş oluruz. (Aşağıya videosunu koyuyorum) Tahran’da merkezde kapalıçarşı etrafında bir yer arıyorsanız Loghme Bazar sizi yeterince mutlu edecektir. Bir dolardan az bir bedele karnınızı doyurmuş olacaksınız. Tajrij pazarı etrafında da birçok seyyar yeralmacıya rastlayacaksınız. *Aşağıda Instagram hesabımızda videosu var. İzleyebilir ve Harbiyiyorum Instagram hesabımızı en güncel lezzet ve mekan keşiflerimiz için takibe alabilirsiniz.
2. İran’da Ne Yenir? – İran Genel Lezzet Deneyim Notları ve Öneriler
Şimdi geleneksel İran mutfağına girmezden evvel İran’da bize ilk bakışta farklı gelen lezzet unsurlarından bahsetmekta fayda var. Bu aşağıda saydıklarımız size İran mutfağı hakkında genel olarak bir çerçeve çizip, vizyon katacaktır. Zira bu yiyecekler birçok yerde İran yeme-içme kültürünün ana yapıtaşları olarak karşınıza çıkacak.
Safran
İran yemeklerinde bolca safran kullanan bir ülke. Neredeyse her yemeklerinde kullanıyorlar. İran’ın safranıyla öne çıkan şehri ise Mashad (Meşed). Safran ise dünyanın en pahalı bitkisi. Bir teli yüz bin katı hacimdeki suyun rengini sarartabilecek güce sahip. Faydaları saymakla bitmiyor. Daha önce “Safran Nedir?” diye bir yazı yazdık. Safran hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz okumanızı tavsiye ederiz. Safranın kendine has belirgin bir kokusu var ama yemeklerde çok az miktarda kullanıldığı için renk verme özelliği daha baskın. Yani yemeklerde aşırı baskın bir tadını alamazsınız. Lakin faydası çok.

Zerdeçal
İranlıların yemeklerde kullandıkları, yine şifası saymakla bitmeyen zerdeçal da yine yemeklere renk vermek ve şifa amaçlı kullanılan bir diğer baharat.
Sumak
Sumak İran sofralarında tuz ve karabiberden sonra mutlaka olması gereken üçüncü baharat. İranlılar bütün yemeklerini ekşitmeyi ve ekşi notalar ile asiditeyi artırarak lezzetlendirmeyi seviyor. Bu yüzden her gittiğiniz restoranda göreceğiniz “Bu nedir?” diyeceğiniz baharat kesinlikle sumak. Sumağın da birçok çeşiti var ama bilmeniz gereken yemeğinizi daha da ekşiteceği. Sumak da yine İran dışında bu denli pek tercih edilmeyen son derece faydalı bir baharat.
Berberi Üzümü (Barberry) – Zereşk Üzümü
Bu da faydası saymakla bitmeyene ve Türk sofralarında olmayan bir lezzet. Yine oldukça ekşi, çok az da tatlı notaları olan bu bitkinin meyveleri yemeklerdeki pilavların üzerine serpiştiriliyor. Yemekleri hem görsel olarak renklendiriyor hem de kan şekerini düzenlemede, bağışıklık artırmada kolestrol dengelemede ve kilo vermede inanılmaz fayda sağlıyor.

Narenciye Kullanımı
İran’da kebapçılarda, kelle paçacılarda, işkembecilerde; kısacası her yerde yemeğinizin yanına mutlaka bir turunçgil getirecekler. Çünkü her yemeğe (bizce yine bir ekşitme ve asidite artırma unsuru olarak) portakal v.b. narenciye sıkıyorlar. Her yemeğin yanına da servis ediyorlar. Bu da İran’da bir yeme-içme geleneği ve standart hale gelmiş durumda.
Naneli Ayran
İranlılarda Türkiye’deki gibi yoğurt, su, tuz ayranı değil ama bu unsurlara ek olarak nane de eklenmiş ve böylece başka bir lezzete ulaşılmış ayranlarla karşılaşacaksınız. Bu naneli ayranları içmek bizim için oldukça keyifliydi.

Keşk (Keş, Kurut)
Kurutulmuş süzme yoğurt olan keşk, Türk mutfağında da var lakin İran’da keşkin daha yaygın kullanım alanı olduğunu fark edip şaşıracaksınız. Mesela biz kaldığımız otellerin kahvaltılarında tebeşir şeklinde sunulan bu ürünlerin keşk olduğunu ilk bakışta anlamadık. Ama daha sonra yedikçe aslında kullanımının Türk mutfağına göre nasıl daha yaygın ve doğal biçimde olduğunu gördük.

Kebapların Lezzet Farkı
İran’da çeşit çeşit ızgara edilen kebaplar var. Bunların en yaygın olanı kıyma kebapları. Chellow Kebap ve diğer sunum biçimlerinde kıyma kebabı çokça karşılacaksınız. Lakin bu kebaplar Türkiye’deki kebaplara göre köftemsi tatta ve daha az yağlı. Görüntülerinden etkilenseniz de yiyince biraz yabancılaşıyorsunuz. Bu kıvam ve lezzetin, kıymayı çok yoğurdukları için olduğuna kanaat getirdik. (Bilen var ise ve bizi aşağıda yorumlarda aydınlatırsa seviniriz)
Çay Seramonisi ve Safranlı Rock Candy (Nabat)
İran’da çaylar son derece süslü demliklerde Nabat isimi içerisinde safran bulunan rock candy çubuklar ile servis ediliyor. Bu nabat isimli rock candyleri çay bardağının içine koyup demli çayı üstüne dökerek şekeri de kıtlayarak yiyorlar. İran’da hemen her yerde bu safranlı rock candyleri (nabat) göreceksiniz.


Sohan
İçinde safran, filizlendirilmiş buğday unu, gül suyu, kakule olan bir helva kurabiye. Orjininin İran’ın Kum şehri olduğunu öğrendik. Biz Mashad’de bir sokak tezgahında tanıştık bu lezzetle ve havalimanından dönerken de hediyelik olarak aldık. Bizce son derece başarılı çay ya kahve yanı atıştırmalığı.

*Aşağıda Harbiyiyorum Instagram hesabımızda hazırlanış vidoesunu da bulabilirsiniz. En yeni lezzet ve mekan keşiflerimiz için Instagram hesabımızı takip edebilirsiniz.
Sangak Ekmeği
İran geleneksel Pers ordusunun yassı ekmeği. Tam buğday unundan yapılan bu yassı ekmeği İran’da hemen hemen her restoranda göreceksiniz. Biz de çok beğendik. Özellikle safranlı olanını. Sangak Farsça çakıltaşı demek. Sangak ekmeği pürüssüz çakıl taşları üzerinde pişirirlir. Üzerindeki delikler de bu çakıltaşlarından gelir.

Bastani Sonnati ve Faluda
İran’ın safranlı geleneksel dondurmaları. Bastani Sonnati sütlü ve safranlı, Faluda ise vermiceli noodle görüntüsünde nişastadan yapılan daha çok sorbe olarak adlandıracağımız bir tatta. Yazımızın sonunda bu iki İran geleneksel dondurmasına detaylı olarak değindik.
3. Geleneksel İran Yemekleri
Tahran’da geleneksel İran mutfağının hakkını veren birçok lokanta var.
Özellikle Chelow Kebab (safranlı pilav ve kebap), Tahran ziyaretinde mutlaka tadılması gereken bir klasik. İlk gittiğimiz gün kendimizi Tahran Kapalıçarşı’nın sınırları dışında kalan “Moslem Restaurant” ta bulduk. Çarşıdaki yan kapısından girip merdivenle iki kat yukarı çıkıyorsunuz. Çıkar çıkmaz karşınıza çıkan tezgah size sistemin self servis olduğunu söylüyor. Ama burada hakim olan sistem yarı self-servis. Yani tepsinizi alıp oradaki nevalelerden seçip kasaya ilerliyor ve sonra kasada size verilen menüden ana yemeğinizi sipariş veriyorsunuz. Tepsinizi yan öğünlerle hemen masaya götürürken, ana yemeğiniz masanıza getiriliyor. Biz burada ana yemek olarak bir Chellow kebap ve bir de Zereshk Polo Morgh (Zerdeçallı, safranlı ve zereşk üzümlü tavuk but haşlama) sipariş verdik. İkisi de İran’a ait gelenekse yemekler. Porsiyonlar oldukça büyük geliyor. Yağsız basmati pirincinin altına gizlenmiş chellow kebap lezzetliydi. Tereyağı genelde kapalı halde geliyor ve siz isterseniz pilavınızın üstüne katıp lezzetlendiriyorsunuz. Burada ayrıca kuzu incik ve gerdanı, ayrıca safranlı kızarmış pirinci de denemenizi tavsiye ederim. Porsiyonlar oldukça büyük. Ekşi notalar çok sevildiği için pilavın üzerine kurutulmuş nar taneleri gibi duran ama diken üzümü diye bilinen “Berberis” üzümlerinden (Zereşk üzümü) atıyorlar. Bu oldukça şifalı kilo vermeye yardımcı ve kolestrol düzenleyici özelliği ile bilinen bir meyve. Pilavların üzerine kullanmaktan çekinmiyorlar. Hem ekşi notası, hem de faydası ile tüketmekten çekinmeyin. Ayrıca burada naneli ayranı da mutlaka deneyin. Biz çok sevdik.
Moslem Restaurant’ta yediğimiz yan yemeklerden en çok aklımızda kalan ise yine içinde safran olduğunu düşündüğümüz helva. Kıvam ve lezzet olarak muhteşemdi!
Ayrıca Fesenjan (nar ekşili cevizli tavuk yahni) gibi tatlı-ekşi dengesiyle şaşırtan geleneksel yemekler de tecrübe edilmeli. Özellikle İran düğünlerinin klasikleşmiş yemeklerinden biri kendisi.


4. Şimdi Size Tahran’daki En İyi ve İsimleri En Çok Zikredilen Restoranları Sıralıyoruz;
Tahran’daki En İyi Restoranlar ve Adresleri
Tahran’ın en iyi geleneksel restoranlarını sizler için derledik. Zaman içerisinde ziyaret ettiğimiz restoranları da yazdıkça aşağıdaki başlıklarından ilgili detaylı restoran inceleme yazılarına yönlendirmeler de olacak.
- Moslem Restaurant – Tahran Kapalıçarşı’nın orada en çok tavsiye edilen. Çelo kebabı burada mutlaka yiyin. Bir de zereşk üzümlü tavuğu mutlaka deneyin.(Konum: Google Haritalar)
- Sharaf Al-Eslami Restaurant – Yine Tahran Kapalıçarşı’nın orada Moslem ile ismi birlikte anılıyor. Yerli ve eskilerden. (Konum: Google Haritalar)
- Mehdi Kababi – Salaş, çarşının içinde, gerçek ve hızlı bir İran kebapçısı deneyimi. (Konum: Google Haritalar)
- Vakil Tojjar Restaurant – Gösterişli atmosferi ile size 1001 Gece Masalları tadında tam bir geleneksel İran mutfağı deneyimi sunuyor. (Bir tık pahalı) – (Konum: Google Haritalar)
- Khoshbin Restaurant – Merkezden biraz daha kuzeyde kalan ama klasik İran lezzetlerini masanıza oturan yabancılarla birlikte deneyemliyebileceğiniz bir adım öne çıkan restoran daha. (Konum: Google Haritalar)
- Azari Traditional Teahouse – Her ne kadar burası Azari Geleneksel Çayevi ismine sahip olsa da İran’ın meşhur yemeği “Dizi” yemek için gidilen otantik bir restoran. Dizi, Kars’a gidenlerin de bileceği “Piti” ya da Azerbaycan’da “Şeki Pitisi” isimli yağlı ve doyurucu bir güveç yemeği. Tabii ki bu mukavvi yemeğin ardından servis edilen porselen semaverlerde Azerbaycanlıların yaptığı gibi reçel ve lokma eşliğinde çaylarınızı yudumlayabilirsiniz. (Konum: Google Haritalar)
- Nayeb Saei Restaurant – Kapalıçarşı’dan biraz daha kuzeye doğru gitmeniz gerekiyor. Nayeb Saie de İran’ın en iyi restoranlarından biri olarak gösteriliyor. Oldukça gösterişli ve bir o kadar Pers ihtişamı yansıtan bir restoran. Yukarıda saydığım restoranlara göre daha pahalı ayrıca bu restoran için İran kebabının mucidi iddiası var. Tahran’ın fine dining restoranı dersek yeridir. (Konum: Google Haritalar)
- Timcheh Akbarian Restaurant – Klasik kebaplar dışında bir de ezilerek yenilen “Piti” tecrübe etmek isterseniz burası size göre. Ayrıca klasik İran çay seromonisini de burada görebilirsiniz. (Konum: Google Haritalar)
- Shemroon Kabab – Tahran’ın kuzeyine gittikçe etrafını çevreleyen dağlara daha çok yaklaşacaksınız. Bu aynı zamanda eski şehir merkezinden ayrılıp daha zengin semtlere yöneliyorsunuz anlamına geliyor. Tahran’ın ikinci merkezi ve daha yeni pazarı olan Tajrij çarşısı da oldukça meşhur. Bu çarşının hemen dışında kalan Shemroon Kabab ise önünde kuyruklar olan ve Tahranlıların çok tercih ettiği bir kebapçı. Gittiğinizde sıra beklemeyi göze alın. Kebapları oldukça başarılı. Her çeşit İran kebabının en iyi versiyonlarını Shemroon’da bulabilirsiniz. (Konum: Google Haritalar)
- Zare Kase Kabab – Porselen kaseler içerisinde servis edilen ve farklı yorumlanan, üstlerine de susam eklenen bir kebap tecrübesi için burayı da not edin. (Konum: Google Haritalar)



5. Tahran’da En İyi Modern Kafeler ve Kahvaltı Mekanları
Tahran merkezin dışına doğru yayılan şehir özellikle kuzeyine doğru gittiğiniz zaman zengin mahallelere, daha yeni yerleşimlere ve daha modern yapılara gebe. Şehrin merkezinde de ayaküstü espressso ve yeni kahve dükkanları açılmış olsa da şehri çevreleyen dağlara doğru ilerledikçe Tahran’ın modern kafelerini, pastane ve kahvaltı mekanlarını görebilirsiniz. Paris’in en şık kafelerini aratamayacak bu mekanlarda çok başarılı bir kruvasan, ya da rengarenk bir macaron da yiyebilirsiniz.
- No.65 Yard Cafe – Güzel bir kafe ve kahvaltı salonu. Berberi ekmeği ve çay eşliğinde menemen ve omlet çeşitlerini deneyebilirsiniz. Avlusu ve atmosferi son derece keyifli bir yer. Ayrıca menüsünde tostları ve makarnaları da var. (Konum: Google Haritalar)
- Godo Gole Yaas Café – Eski bir İran evini kafeye çevirmişler. Avlusu ve dekoru ile adeta modern bir 1001 Gece Masalları sahnesinde hissedeceğiniz bu mekan İran’lı gençler tarafından da çok sevilen bir kafe/restoran. İran’a özgü lezzetlerin modern yorumlarını bulabileceğiniz Godo Gole Yaas Cafe‘ye kahvaltı ve yemek dışında sadece eski bir İran evinin nasıl kafeye dönüştüğünü görmek için de uğrayabilirsiniz. (Konum: Google Haritalar)
- Amjadieh Cafe – Tahran’ın kalabalık, bunaltıcı ve bol benzin kokulu ortamından sıyrılmak isterseniz yine gençler tarafından çokça ziyaret edilen bu kafeyi de tercih edebilirsiniz. Kahvaltısı dışında alkolsüz ve aromalı biraları denemek için de birebir. (Konum: Google Haritalar)
- Paradiso Café – Rock müziği eşliğinde Amerikan retro diner atmosferinde kahve, burger ve birçok atıştırmalık tabak tecrübe edebileceğiniz bir başka popüler mekan. (Konum: Google Haritalar)
- Sam Coffee Roasters – Fereshte Sam Center’ın içinde 3.nesil modern kahveci. Avokadolu poşeli yumurtalı kahvaltılar, keyifli ve modern çalışma alanı ve iyi kahve için birebir. (Konum: Google Haritalar)
- Eclair Pastry – Kendinizi Nişantaşı’nda butik bir kafe/pastanede gibi hissedeceğiniz modern bir kafe. Zaten Tahran’ın kuzeyinde zenginlerin oturduğu mahallede. (Ortalıkta volta atan arabalardan anlarsınız) Kruvasanlı kahvaltılar, makaronlar, pastalari kişler ve çok iyi bir kahve ile kendinizi Tahrna’da şımartabileceğiniz bir mekan. (Konum: Google Haritalar)
- Episode – Tahran’ın zengin ve bambaşka bir yönünü görmek isterseniz Episode’a gidip pahalı bir alkolsüz kokteyl ya da kahve eşliğinde kendinizi şımartabilirsiniz. (Ben şarap denen ama alkoksüz şıramsı bir meyve moctaili denedim). – (Konum: Google Haritalar)
- Beano Cafe Bakery – Tajrij Pazarı’nın hemen dışında son derece modern bir 3. dalga kahveci. Aynı zamanda da pastane. Kruvasanlar, kişler, tatlılar hepsi enfes. (Konum: Google Haritalar)
- کافه رفیق. – İsmi bu şekilde yazıyor. :) (Bilen var ise yorumlara yazarsa seviniriz) – Tahran’da şehir merkezinde kaldığımız Razaz Butik Hotel‘in hemen alt sokağında olan bu mekan küçük ama bir o kadar da modern ve İran kahvaltısı deneyebileceğiniz, uygun fiyatlı keyifi bir yer. (Konum: Google Haritalar)
- L’Atelier de Shahrzad – İsmi Binbir Gece Masalları’ndaki Şehrazad’dan mı geliyor bilmiyoruz ama Tahran’ın modern yüzünü temsil eden bir diğer mekan olduğuna eminiz. Hamurişleri, tartlar, Americanolar ve latteler için gidin. Tatlılar ve pastalar çok başarılı. Burası aynı zamanda Tahran’ın önemli bir etkinlik mekanı. (Konum: Google Haritalar)

6. İran’da Kelle Paça (Tabakhi) Kültürü: Tahran’da Bir Sabah Ritüeli
Tahran’ın En İyi Kelle Paça ve İşkembe Restoranları
İran’da Tabakhi denen kelle paça restoranları dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz kadar çok sayıda var. Biz Türkiye’yi bu konuda öncü bilirdik ama İran seyahatimizden sonra kelle paçanın ortaya çıkış ülkesinin kesinlikle İran olduğunu düşünmeye başladık. İran’da sabah kahvaltısında kelle paça yemek, bir gelenek değil bir ritüel. Bu kültürü gözünüzde canlandırabilmeniz için şöyle diyelim: Tahran’da adım başı bir “Tabakhi” tabelası görürsünüz. Tabakhi, kelime olarak sakatatçı anlamına gelse de İran’da tam karşılığı kelle paçacı. Ve bu yerler sabahın çok erken saatlerinde açılıp öğlene doğru kapanır. Aynı Türkiye’deki bazı işkembecilerin 24.00 – 11.00 saatleri arasında hizmet vermesi gibi, burada da sabahçı sakatatçılar işin erbabı kabul ediliyor.
Tabakhi’ye Girerken Ne Beklemelisiniz?
Tahran’daki tabakhiler genellikle küçük, sade ve gösterişsiz dükkanlardır. Girişte sizi cam vitrinde sergilenen kelleler, ayaklar ve bazen kuzu dilimleri karşılar. Vitrin kısmında bu sakatatlar düzenli şekilde dizilmiştir. İlk başta irkilseniz de, içeride oturan müşterilerin mutluluğu ve sofralardaki buharı tüten kaseler sizi çeker.
İran’da kelle paça, daha yoğun, daha baharatlı ve narenciye ile desteklenmiş şekilde servis ediliyor. Genellikle yanında bir turunç (narenciye), taze yeşillik tabağı ve lavaş (Sangak ekmeği) geliyor. Ekşi tatların İran mutfağında önemli yer tuttuğunu zaten yukarıda anlatmıştık. Tabakhilerde bu iyice hissediliyor. Ayrıca Türkiye’deki işkembeciler gibi masada sirke, sarımsak bulunuyor. Baharatlardan da bizden farklı olarak sumak ve tarçın baharat seti arasında mutlaka var.
Ne Yedik?
Biz Tahran’ın güneyine doğru olan bölgelerde birkaç Tabakhi’yi denedik. En unutulmaz olanlarından biri, “Tabakhi Haj Ali” isimli salaş ama tıklım tıklım dolu bir mekandı. Sabah 07:30 gibi gittiğimizde içerisi neredeyse tamamen doluydu.
Siparişimiz klasik bir İran usulü kelle paça oldu. İçinde:
- Kelle eti (yumuşak ve lif lif)
- Ayak paça (jelatinli, yoğun kıvamlı)
- Beyin (ekstra sipariş ediliyor)
- Ve üzerine dökülen sıcak kemik suyu yer alıyordu.
Tat olarak Türkiye’dekine göre biraz daha yoğun ve aromatikti. Özellikle zerdeçal ve sumak aroması, Türkiye’deki kelle paçadan çok farklı bir profile taşıyordu yemeği. Ayrıca yanında gelen turunç suyu ile yemeğe damla damla asidite katmak da oldukça yaygındı.



7. Tahran’da En İyi Kelle Paçacılar (Tabakhi’ler)
İşte kelle paça tutkunları için mutlaka uğranması gereken birkaç “Tabakhi” önerimiz. Tahran’da araştırılsa yüz tane kesin vardır. Biz size en iyileri yazalım.
- طباخی بره سفید – (Latince harflerle ismi yazmıyor. Bilen var ise ismini aşağıya yorumlara yazarsa seviniriz) – Tahran’daki en iyi kelle paça restoranlarından biri. Önce kelle suyu servis ediliyor. Sengek ekmeğini içine doğrayıp suyunu içiyorsunuz. Sonra yanak, dil, beyin ayrı biçimde masanıza servis ediliyor. (Konum: Google Haritalar)
- Ofogh – Tahran’daki en öne çıkan bir diğer kelle paçacı. Google puanı da oldukça yüksek. (Konum: Google Haritalar)
- Lux Talaee Tabakhi – Genelde İran’daki her kelle paça lokantasında olduğu gibi burada da kelle suyu (çorbası) ayrı geliyor. Yanak, dil, beyin ise ayrı ayıklanarak servis ediliyor. Siz dilerseniz et parçalarını suya ekleyio yiyebiliyorsunuz. Dilerseniz ayrı biçimde söğüş olarak tüketiyorsunuz. (Konum: Google Haritalar)
- 110 Ali – Başarılı ve çok iyi kelle paçacı. Sabah 05:00’da açılıyor ve 10:00 da dükkanı kapatıyor. (Konum: Google Haritalar)
- Tehran Tabakhi – Turşusu, portakalı ve temizliği ile Sadat Abad mahallesinde en çok tercih edilen kelle paçacı. (Konum: Google Haritalar)
- Tabbakhi Laleh – Temizliği ve hızlı servisiyle biliniyor. Sabah erken saatlerde gidin, yoksa ürünler hemen bitiyor. Sabah 04:00’da açılıyor ama geceyarısı 00:00’a kadar açık bir kelle paça restoranı. (Konum: Google Haritalar)
- Rock Tabakhi – 04:30’da açılıp – 23:30’da kapanan bir diğer Tahran kelle paçacısı. (Konum: Google Haritalar)
- Saee tabakhi – Zare Kase Kebab’a yakın bir yerde olan Saee tabakhi’de gününüze kahvaltı olarak başlayabileceğiniz bir diğer kelle paça restoranı. (Konum: Google Haritalar)
- طباخی لوکس سعادت – Nisan 23 2025’de Tahran meydanda dolaşırken tesadüfen girip yediğimiz kelle paçacı. Biraz aroması fazlaydı :) Bize bir de dalaklı işkembe çorbası hazırladı. Merak edenler YouTube kanalımızdan videosunu da izleyebilir. (Konum: Google Haritalar)
- Tabbakhi Ahoo – Bol safranlı sunumu ile Tahran’daki başka bir kelle paçacı. Açılış saat 03:00 – Gece 23:55’e kadar açık. (Konum: Google Haritalar)
- Saba Tabbakhi – Tecriş pazarı tarafında. Tahran’ın kuzeyine bir diğer kelle paçacı. (Konum: Google Haritalar)
Bu mekanların çoğuna sabah 06:00 – 10:30 arası gitmeniz gerekiyor. Öğlene doğru ürünler bitiyor ve kapatıyorlar. Bazıları geceyarısına kadar açık olsa da ritüel genelde sabahın erken saatlerinde gitmek. Bu bağlamda Türkiye Sivas’taki kelleciler ile usul itibari ile benzerlik gösteriyorlar.
*Tahran’da yukarıda ismi geçen bütün kelle paça restoranlarını (Tabakhileri) Google Haritalardaki konumunu görmek için tıklayın!

8. Tatlılar ve İran Dondurması (Bastani Sonnati ve Faludeh)
İran Dondurması ve Faludeh Kültürü: Bastani Sonnati ile Serin Bir Molaya Ne Dersiniz?
İran’da sıcak bir günde yürürken bir vitrin görüyorsunuz: İçerisi kalabalık, herkes ellerinde büyük porsiyonlarla neşe içinde. Bir adım atıyorsunuz ve işte o: Bastani Sonnati – İran’ın geleneksel dondurması.
İran tatlılarını çok deneme fırsatımız olmadı. Ama her kaşıkta İran’ı yansıtan bir dondurma ile tanıştık. Bastani Sonnati ya da Bastani Sonati Zaferani diyorlar. Yani içinde safran da olan geleneksel İran dondurması. İçinde süt, yumurta sarısı, şeker, gül suyu, vanilya ve safran olan ve üstüne de en son Antep fıstığı eklenerek servis edilen bir dondurma. Bazı tariflerde bağlayıcı olarak salep de kullanıldığı belirtiliyor. Safrandan ötürü belirgin bir sarı rengi var. Millattan önce 500 yıllarına uzanan bir geçmişi var.
Bastani Sonnati Nedir?
“Bastani Sonnati”, kelime anlamı olarak geleneksel dondurma demek. Ancak bizim bildiğimiz sütlü dondurmaların ötesinde, bu dondurma tam anlamıyla doğulu bir lezzet kompozisyonu. İçinde sadece süt ve şeker yok; aynı zamanda:
- Safran (hem renk hem aroma için),
- Gül suyu (ferahlatıcı çiçeksi bir tat için),
- Salep ve mastik sakızı (kıvam ve aromatik derinlik için),
- Ve bazen ince ince doğranmış pistachio (antep fıstığı) ve tomurcuk güller var.
Kıvam olarak sakız gibi uzayan, biraz daha elastik ve yoğun. Tatlı ama aynı zamanda aromatik. O yüzden ilk kaşıkta bir durup şaşırıyorsunuz. Hem tanıdık, hem bambaşka.

Faludeh Nedir? İran’a Özgü Buzlu Tatlı
Dondurmanın yanında mutlaka denenmesi gereken bir başka şey ise Faludeh. Bunu tarif etmek zor, ama şöyle diyelim:
İnce nişastadan yapılmış şeffaf, ince erişte benzeri şeritlerin, gül sulu ve limon aromalı yarı donmuş şerbet içinde yüzdüğü bir tatlı.
Faludeh, buzlu bir makarna tatlısı gibi. Hafif ekşi, hafif tatlı, buz gibi serinletici. Tek başına ya da Bastani Sonnati ile birlikte servis ediliyor. İranlılar bu ikiliyi aynı kâsede birleştirip yemeyi çok seviyor.
Nerede Yenir?
Tahran’da birçok dondurmacı var ve hepsinde safranlı Bastani Sonnati mevcut. Khane Bastani Ice Cream ve Akbar Mashdi Ice cream İran’ın geleneksel dondurması ile tanışmanız için doğru bir başlangıç olabilir.
Ayrıca Faluda (Faloodeh) isimli gül suyu, safran, şeker ve misket limonu ile servis ettikleri ve nişasta hamurunu vermicelli ebadında makarna gibi sundukları bir sorbeleri de var demiştik. Bunu da Büyük İskender’in bile yiyip çok beğendiği söyleniyor. Yani Faluda’nın tarihi de Bastani Sonnati gibi çok ama çok eski yıllara dayanıyor. Tahran’da Akbar Mashdi Ice cream‘de var. Başka birçok yerde de bulabilirsiniz.
Ne Zaman ve Nasıl Yenir?
İranlılar bastaniyi yalnızca yazın değil, yılın her döneminde severek tüketiyor. Genellikle öğle sonrası, çarşı gezisinin ardından veya akşamüstü çaydan önce tercih ediliyor.
Dondurma kâsesinin üzerine limon sıkmak, biraz sumak serpmek ya da nar taneleriyle süslemek de bazı yerel varyasyonlar arasında.
Bizim Notumuz
İran dondurması, size sadece ferahlık değil, bir şiir sunuyor. Gül kokusu, safran rengi, sakız kıvamı… Her kaşık, İran mutfağının duyusal zenginliğini yeniden hatırlatıyor.
Eğer klasik dondurmalardan farklı, daha aromatik ve kültürel bir tat arıyorsanız, Bastani Sonnati + Faludeh ikilisi mutlaka listenizde olmalı.
Küçük bir not: Yedikten sonra aklınıza şöyle bir şey gelebilir:
“Biz bugüne kadar sadece dondurma yemişiz, Bastani değil.”
Bastana ve Faludah hakkında daha fazla bilgi isterseniz Bastani Tehran websitesini ziyaret etmenizi öneririz.
Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederiz. İran’a yaptığımız ziyarette Tahran, Meşed ve Nişabur’u gezdik ve bu seyahatimizde yeme-içme adına öğrendiğimiz şeyleri ve notlarımızı paylaştık. Elbette tüm İran yemek kültürünü kapsayamamışızdır ama bu yazı biz yeni bilgiler edindikçe zaman içerisinde gelişecektir.
İran seyahatimin yeme-içme dışında bir motivasyon ile gerçekleştiğini yazının başında belirtmiştim. Bu seyahatin benim için manevi tarafı daha baskın. Feridüddün Attar ve Ömer Hayyam’ın mezarlarını ziyaret etmek için çıktığım bu yolculuğun manevi terkibini dinlemek isterseniz sizi Medium blogumdaki yazıya davet etmek isterim.
Afiyetle kalın kıymetli Harbiyiyorum.com okuyucuları. Umulur ki bu yazı ile şifalanırsınız…