Zaprana Bitkisi Nedir? Gürcülerin Kutsal Çiçeği, Karadeniz’in Yeni Safranı
Zaprana Bitkisi: Kültürü, Faydaları, Kullanım Alanları
Fatsa’nın Kabakdağı köyünde, Gürcü göçmenlerin yaşadığı o yemyeşil tepelerde bugünlerde yeni bir keşif konuşuluyor: Zaprana bitkisi.
Köyde ilk kez düzenlenen Zaprana Festivali, sadece bir bitkinin değil, bir kültürün ve belleğin yeniden doğuşunun da habercisi. Peki Zaprana nedir, nereden gelir, neden bu kadar değerlidir?
Zaprana: Kadife Dokulu, Safran Ruhlu Bir Çiçek
Zaprana aslında botanik olarak kadife çiçeği (Tagetes erecta) türüdür. Ancak Kabakdağı’ndaki Gürcü halkı, onu “safran” yerine geçen kutsal bir bitki olarak görür. Gürcüce’de “zaprana” kelimesi zaten safran anlamına gelir. İran’da olduğu gibi burada da çiçekleri kurutulup baharat, şifa ve renk olarak kullanılır.
Ben de Ordu seyahatimde bu bitkiye dokundum; çiçeğin kadife gibi bir dokusu ve kendine özgü, derin bir kokusu var. Kurutulmuş yapraklarını kaynatıp çay ya da reçel yapıyor, toz haline getirip ekmek hamuruna katıyorlar. Rengi altın, aroması topraksı ve güneşli… Zaprana, köyün günlük yaşamına neredeyse dini bir anlamla girmiş durumda.

Kabakdağı Gürcüleri ve Zaprana Kültürü
Zaprana, Kabakdağı Gürcüleri için kutsal bir bitki. Onlar bu çiçeğe sadece “baharat” olarak değil, bir kimlik simgesi olarak da bakıyorlar.
Yüzyıllar önce Kafkasya’dan bu topraklara taşınan bir kültürün en güzel hatıralarından biri Zaprana.
Bugün köyde yeniden yetiştirilip işleniyor, festivalle tanıtılıyor. Bu kültürün yaşatılmasında Gürcü kökenli kadınların emeği çok büyük — hem kurutuyorlar, hem toz haline getiriyorlar, hem de yerel mutfağa dahil ediyorlar.
Bir Baharat, Bir Şifa, Bir Hafıza
Zaprana hem baharat hem de şifa olarak değerlendiriliyor. Kaynatılıp içilen zaprana çayı, bağışıklığı güçlendiriyor; kurutulmuş hali yemeklere hem renk hem aroma katıyor. Gürcü mutfağında bu baharata “İmeretya safranı” da deniyor.
Ben Hayat Oksijen Resort’ta zaprana reçelini tattım; yanında da zaprana tozuyla yapılmış köy ekmeği vardı. Aroması safranı andırıyor ama daha derin, daha sıcak bir tat bırakıyor damakta.
Gerçekten özgün bir deneyim.
Kültürel ve Ekonomik Kıymeti
Zaprana sadece Kabakdağı’nın bir simgesi değil, Karadeniz için de yeni bir potansiyel ürün.
Süs bitkisi olarak bilinen kadife çiçeği, Gürcülerin elinde baharata, renge, kültüre dönüşmüş. Türkiye’de ilk kez bu ölçekte değerlendiriliyor. Gürcistan’da zaten yemek kültürünün temel bir parçası olan zaprana, şimdi Ordu’da yeniden anlam kazanıyor.
Köyün kadınları üretime başlamış durumda; çiçekler toplanıyor, kurutuluyor, toz haline getiriliyor ve yerel pazarlarda küçük paketler halinde satılıyor. Bu bitki, Kabakdağı için hem kültürel miras hem de gelecek ekonomisi anlamına geliyor.

Zaprana Nerede Yetişir?
Zaprana bitkisi (Tagetes erecta), aslında Orta Amerika kökenli bir kadife çiçeği türüdür. Ancak Gürcü kültüründe “safran yerine kullanılan kutsal bitki” anlamı kazanmıştır.
Bugün Türkiye’de özellikle Ordu’nun Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde yetiştirilmektedir. Bölge, Gürcü göçmenlerin geleneklerini sürdürdüğü bir kültür merkezi niteliğindedir ve Zaprana burada yeniden hayat bulmuştur.
Kabakdağı’ndaki kadın üreticiler, yaz sonu olgunlaşan çiçekleri özenle toplayıp gölgede kurutuyor, ardından öğüterek baharat, çay ve renk verici doğal ürünler haline getiriyorlar.
Böylece Zaprana, Karadeniz’in serin ikliminde yeni bir yerel ürün olarak değer kazanıyor ve kültürel mirasla birleşen özgün bir tat olarak hayatımıza giriyor.

Zaprana, Bir Çiçekten Fazlası; Bir Şifa
Zaprana’yı elinize aldığınızda bir çiçek tutmuyorsunuz; bir halkın hafızasına, bir köyün emeğine ve bir kültürün köklerine dokunuyorsunuz.
Kabakdağı’nın Zaprana’sı, Karadeniz’in yeni safranı olmaya aday.
Ve belki de bu topraklarda yeniden filizlenen her çiçek, bize bir şeyi hatırlatıyor: “Gerçek zenginlik, köklerini unutmamaktır.”

