Tekrar Balık Yiyebilecek Miyiz?
Kontrolsüz avlanma, denizlerdeki türlerin azalması bir yana, bu sene ilkbaharda başlayan “Müsilaj” sorunu da üstüne eklenince balıkçılığımız zor bir dönemden geçmeye başladı. Öyle ki, sahil şeridindeki balık restoranlarında her sene cıvıl cıvıl olan mostralar, en başta müşterinin talep azlığı nedeniyle, eski sezonlarının aksine son derece cılızdı. Temmuz-Ağustos aylarında özellikle Kuzey Ege’nin nimeti, omega-3 deposu sardalyayı, Akdeniz’in güzeli çuprayı, levreği bile tezgahta sayılı halde görür olduk. Öyle ki, İstanbul’da kendi mahallemizdeki kapısında kuyruk olan çiğ balık dükkanı, bu yaz sezonunda ilk kez kepenk kapattı. Oysa ki, biz balık yemek istiyorduk.
3 tarafı denizlerle çevrili olmasına karşın, yukarıda saydığımız nedenlerden balık yemek, hem korkulan, hem de azaldığı için çok pahalı bir iş olmaya başladı. Bana kalırsa Müsilaj denizlerimizde hep vardı, sadece bu sene tavan yaptı, derin dalış yapanlar hak verecektir. Arıtma tesislerimizin işleyişi ortada, buna halkımızın ”çevre temizlik bilinç seviyesini” de eklersek yaşadığımız hüsran tablosu hiç de öngörülemez değildi. (Müsilaj hakkında detaylı yazımızı okumak isterseniz tıklayın.)
Denizlerimizin hali ortadayken şimdiki çocuklarımızın, bundan 20-30 yıl sonra lüferi, kalkanı, ‘‘çiftlik olmayan’‘ levreği bulabilmesi zor görünüyor. Durum böyleyken erkenden hepimiz bilinçlenmeli ve bu konuda yetkililere baskıcı olmalıyız. Tabiatın bize sunduğu bu nimetlerden cömertçe yararlanırken, gelecek nesilleri de düşünmek büyük önem taşıyor. Sonbaharın kendini hissettirdiği şu günlerde, av yasağının da bitmesiyle balık tezgahları eski günlerdeki zenginliği olmasa da yine zenginleşti, renklendi.
Peki Sonbaharda Hangi Balıkları Buluruz?
Eylül, Ekim ve Kasım, bu sonbahar aylarında balıkçı tezgahlarını süsleyecek balıklarımız ise aşağı yukarı şunlardır.
Sardalya ve kılıç balıkları, yazdan kalma lezzetini hala korurlar. İzmarit, barbun, kırlangıç, uskumru ve en değerlilerinden lüfer Eylül ayında nefistir. Ekim ayı ise balık için bir şölen ayıdır. Palamut baş gösterir. Barbunya, tekir, orfoz ve traça çok lezzetli olur. Kasım ise palamutun en bol ve ucuz zamanı denebilir, aynı zamanda lüferin de.
Sarıağız, torik, kefal, yayın ve sazan da boldur. Hala bulabiliyorken bu lezzetlerden bolca istifade edip, kıymetini bilmek için de bilinçlenmeliyiz.
Balık nesillerinin ve bereketinin tükenmediği, bol bol ve ucuz balık yiyebileceğimiz bir mevsim olması dileğiyle…