Roma’da Makarna Nerede Yenir? Pastaficio, Antonio Sini Abi’nin Yeri, Roma, İtalya

Tüm yollar Roma’ya çıkar derler. Bize de öyle oldu. İtalya seyahatlerimizde Floransa’da yürürken yolumuz Roma’ya çıkıverdi. Lakin Roma büyük şehir. Öyle Floransa gibi avucunuzun içerisinde tutamıyorsunuz. Bizim  İstanbul Büyükşehir Belediyesi gibi belediyesi var. Her yere yazmışlar, Roma Büyükşehir Belediyesi diye.

Efendim, Roma Papa cenaplarının olduğu mübarek bir yer olduğu için turisti epey fazla. Fakat insanlar buraya sadece Papa cenaplarını görmeye gelmiyorlar. Netekim burada diğer bir mübarek şey de Makarnacı Antonio abimizin zatı ve tüm makarnacıların hac mekanı olan biricik Pastaficio isimli dükkanı. 1918 yılından beri Roma’lıların makarna ihtiyacına cevap veren mekan, herkesin üzerine yığılarak romantik yaptığı İspanyol merdivenlerine çok yakın bir yerde, Via Della Croce isimli sokakta konuşlanmış.

Küçücük dükkana dışarıdan bakınca ne olduğunu anlamazsınız. Biz saat 12:30 sularında gittik, içeride bir numara yok. Mekan arkaya doğru dikdörtgenleşiyor ve içerilerde bir yerlerde birileri tezgahlarda bir işler çeviriyor. İlk izlenim buranın daha çok bir dondurma imalathanesi olacağı yönünde ancak öyle olmadığını etrafınızdaki raflarda bulunan makarna paketlerini görünce anlıyorsunuz. Belli ki içeride makarnayı açıyorlar. Derken içeriye şıngırtılar eşliğinde bıçkın bir delikanlı giriyor. Dikkat! Adam karakter beyler! Seri hareketler, beyaz sweat shirt, top sakal falan derken ortamın havası aniden değişiveriyor. Huzurlarınızda Antonio Sini. Bre mübarek, böyle makarnacı mı olur len!? Ağa, buranın sahibiymiş meğer. Adam Holywood starı gibi, Leonardo Da Vinci gibi bir şey. Şıngırtılar da kemerine taktığı anahtarlığından geliyor. “Ben geldim. Akıllı olun! Ayağınızı denk alın.” hesabı.

Olay zaten Antonio Sini’nin dükkana girişinden sonra başlıyor. Şıngırtıyı duyan çalışanlar hareketleniyorlar. Antonio Abimiz hemen imalathaneye dalıyor. İçeriden pişmiş hamur kokusu geliyor. Kapak açıldı belli. “Anam, Al Dante mi lan yoksa?” diyoruz pişmiş kelle gibi sırıtarak. (Al Dante= Az Pişmiş, böyle diri anlamında) Dışarıdan insanlar içeriye hücuma başlıyor. Bir anda kasanın önünde bir kuyruk oluşuveriyor. Antonio Abimiz içeriden 2 tepsi farklı renkli makarnayla tezgaha geliyor. Bu arada etrafımıza bakıyoruz, içerisi dolmuş. Yuh!

Ne oldu demeye kalmadan kendimizi kasada buluyoruz. İlk gelen biziz ya, hemen yer veriyorlar. “Aman da İtalyanlar çok centilmenler.” falan derken, iki farklı çeşit makarnadan birer tabak alıveriyoruz hemen. Tabaklar plastik. Servisi bize bizzat Antonio Sini Abimiz yaptı. Ne yalan söyleyelim, heyecanlandık. Makarnanızı orada yiyecek olursanız size bir de açık su ve kırmızı ya da beyaz İtalyan sofra şerbetlerinden ikram ediyorlar. Çok da güzel, ha. Üstelik sınırsız. “Makarnamı alıp gideceğim.” derseniz şerbet merbet yok. Su dahi yok!

Bazı akıllılar daha az para vermek için makarnamızı alıp gider İspanyol Merdivenler’inde yeriz diye düşünebilirler. Onlara buradan “Nannik!” diyoruz. Tarihi yerlerde yemek yasak olduğu için oradan da şutlanabilirsiniz. Alt tarafı en fazla 5 Euro’ya oturun orada (Pastaficio’da) harbi harbi yiyin diyoruz, başka da bir şey demiyoruz.

Şimdi haberler: Pastaficio’da her gün iki farklı makarna yapılıyor. Buna da Antonio Sini karar veriyor. Öğlen 13:00’da giderseniz kuyruğa girersiniz. İki saat sonra orada hiçbir yiyecek bulamazsınız. Biz gittiğimizde domates soslu spagetti ve bir de kalın açılmış pesto/ıspanak sosu karışımlı düdük makarnası vardı. Tartışmaya gerek yok, elbette enfestiler! Zaten halk buna çoktan karar vermiş. Antonio Sini bildiğiniz halk kahramanı olmuş.

Adamın Roma Turizm İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden (Ente Provinciale per il Tvrismo di Roma) verilmiş kapı gibi Benemerenza (Üstün Marifet) diploması bile var. Biz de kendisine “Makarna’nın Efendisi” ünvanını verdik. Zira makarna bizim için artık Antonio, Antonio ise makarna demek!

İlginçtir; yedik ve doyduk. Roma’nın yerlisi de burada yiyor, bilen turist de burada yiyor, rahmetli Greta Garbo da burada yemiş. Roma’ya gidip de burada makarna yemeden dönen tüm yeme-içme ehline teessüflerimizi iletiyoruz.

İşte burası her özelliği ile bir Harbiyiyorum mekanı. Tüm kriterlerden geçiyor. Nasıl ki sucuğun sanatı varsa, makarnanın da sanatı var ve o burada yapılıyor.

Löplöpçü Semih Baba’nın önerisiyle gittiğimiz bu mekana gitsek yine yeriz ve de Roma’da yaşasak hep yeriz. Sırf Antonio Abimizi görmeye bile değer. O ne arz, o ne endam, arkadaş!

Grazie, Makarnacıların Efendisi.
Buon Appetito.

Vesselam!

Pastaficio
Via Della Croce 8, 00187 Roma, İtalya

Adresi haritada görüntülemek için tıklayın!