Salgın Yüzünden Kapanan Mekanları Gezdim
Bodrum’dan döndüm ve döner dönmez kendimi İstanbul’da uzun zamandır gitmek istediğim mekanlarını ziyaret eder halde buldum.
Özellikle yeni açılan ama salgın yüzünden akabinde kapanan mekanları ve uzun zamandır notlarım arasında olan lokantaları hızlıca gezmeye başladım.
Notlarımı sizlerle de paylaşıyorum…
SEVENTEEN STEAK BURGER, BAHÇEŞEHİR
Hamburgerin vatanı Amerika’da gördüğüm In-N-Out Burger zincirlerinin Türkiye’deki en doğru izdüşümünü yakalamış işletme burası.
Tek çeşit burgerleri var ve içerik şu şekilde: Hamburger ekmeği, hamburger köftesi, çedar peynir, karamelize soğan… Lakin hamburger köftesinin adedini sipariş verirken siz belirleyebiliyorsunuz. İster iki, ister dört, ister sekiz, köfte sayısı tamamen sizin açlığınıza kalmış…
Ürünlerin fiyatları da oldukça makul ve paket servise son derece elverişli bir sistem geliştirmişler. Hamburger ekmeklerini dahi gözünüzün önündeki fırınlarda üretiyorlar.
Hamburger restoranı açmak isteyenler için Seventeen Steak Burger akademi niteliğinde. Hijyen, üretim, sistem tıkır tıkır işliyor. İmkanınız olursa gidin, kendi gözlerinizle mutlaka görün.
Mekanda ayrıca odun ateşi pizza fırını da var ve pizza çeşitlemesi burgerleriyle aynı mantıkta işliyor. Tek çeşit pizza ve üstüne ne dilersen.
İRFAN USTA, BULGURLU, ÜSKÜDAR
Kozyatağı’ndaki restoranından tanıdığımız ve lahmacununu pek sevdiğimiz İrfan Usta Bulgurlu Üsküdar’da tarihi bir binada yeni şubesini hayata geçirmiş. Aslında buraya şube değil de büyük bir tesis demek daha doğru olur. Soğuk hava depoları, et kesim ve işleme atölyeleri ile İrfan Usta İstanbul’da kebap dünyasında çıtayı epey yukarılara taşımış.
Gittiğimde özellikle lahmacun çeşitlemelerine bayıldım. Peynirlisinden tutun da vegan seçeneklere kadar bir sürü lahmacun geliştirmiş. Etsiz olan lahmacununu etli lahmacundan ayırmak gerçekten çok zor.
Gidenlerin lahmacun ile başlayıp kebap çeşitleri ile devam edecek olan yolculuğu şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.
ÖMER USTA, ÇİĞ KÖFTE DÜKKANI, ZEYTİNBURNU
Bugüne kadar hep zincir çiğ köftecilerden vasat ürünler yedik. Ama bu kez tek şubesi ile Adıyamanlı Ömer Usta bu zamana kadar gördüğüm en büyük çiğ köfte dükkanını açmakla kalmamış bir de malzemede kaliteli/doğru ürünler kullanmaya başlamış.
Kaliteli ürün derken ne mi demek istedim? Mesela nar ekşisi sanayii tipi değil… Direk köy işi incecik ve doğal şurup gibi… Zeytinyağı keza yine özel sıkım. Baharatları, bulguru, salçası, ceviz ve badem ezmesi hep seçmece. Ayrıca çiğ köfteyi gözünüzün önünde yoğurup öyle servis ediyorlar. Dükkanda göreceğiniz hiçbir malzeme bildiğimiz etsiz çiğ köftecilerden alıştığımız üzere fabrikasyon değil ve içlerinde karışım (mix) yok.
Ömer Usta, çıtayı yukarı taşımakla kalmamış aynı zamanda etsiz çiğ köftede ürün çeşitlemesine de gitmiş. Mesela; lokum, dürüm, baştacı gibi sunumlar ile sektöre yepyeni bir soluk getirmiş.
Ben aslında bu durumu ahde vefa diye adlandırdım. Olması gereken olmuş ve Ömer Usta etsiz çiğ köfteye hakkını vermiş.
Gidip yerseniz ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
ONDO DÜRÜM, EYÜP
Ne zamandır sosyal medya hesaplarından görüp de gitmek istediğim, çevre halkın da gayet iyi tanıdığı köklü bir restoran Ondo Dürüm. Ancak benim gidebilmem henüz nasip oldu.
Ciğerlerinin başarılı olduğunu duymuştum ve hem sunumları hem maydanozlu/soslu lavaşları ile ciğer şişlerinin başarısına bu kez kendi gözlerimle ve damağımla şahit oldum.
Ancak Ondo Dürüm’de beni en çok etkileyen ve hafızamda kalan lezzet tavuk şişleri oldu. Eğer tavuk seviyorsanız tavuk buttan yaptıkları özel soslu tavuk şişlerine mutlaka bir şans verin derim.
Not: Nereleri geziyorum, nerelerde yiyorum, anlık paylaşımlarımı görmek isterseniz beni Instagram’da @harbiyiyorum hesabından takip edebilirsiniz. Çünkü bazen sorular geliyor, sizi Odatv’den takip ediyorum ama @harbiyiyorum diye Instagram hesabınız olduğunu ya da bu hesabın sahibinin siz olduğunu bilmiyordum diye…
Önümüzdeki haftaya kadar, afiyet ve sıhhatte kalın…
Salih Seçkin Sevinç
*Bu yazının orijinali ilk olarak 30.08.2020 tarihinde Odatv‘de yayınlanmıştır.
