EdirneKokoreçNE YİYELİMNEREDE YİYELİMSakatatTürkiye

Keşan’da En İyi Kokoreç Nerede Yenir? Şirin Kokoreç, Keşan, Edirne

Her ne kadar tabelasındaki mavi renkli dondurmanın isim babası Şirin Babayı görünce sahte (fake) kokoreç yiyeceğinizi düşünseniz de, olay öyle değil sevgili dostlar.

Hayat iyi kokoreç yapan kokoreççilerde yemek için çok kısa. Mesela İstanbul’da çok az iyi kokoreç yapan yer var. Bir elin parmaklarının sayısını geçmez hani. Lakin İzmir öyle mi? Var da var… Say say bitmez. Ama işte bir Çanakkale seyahatimizden dönerken not aldığımız Keşan’daki Şirin Kokoreç de bize bir yol üstü lezzet durağı olarak fena göz kırptı ve sağ olsun lezzet anlamında hiç yüzüstü bırakmadı.

Biz de birlikte kader birliği etmiş üç aç insan evladı olarak vazifemizi yerine getirdik. 

Gittiğimizde aç idik. Lakin lezzetli kokoreçten anlamayacak kadar da şuursuz ve cahil değil idik. Değildik tabii ama Şirin Kokoreçe yapacağımız övgüler, burada yediğimizden daha üstün kokoreç yemediğimiz anlamına da gelmesin.

Yine de hep neden ‘en iyi’ diye yazıyorsunuz, siz kimsiniz, hangi cüretle bir yer için en iyi diyorsunuz falan diyen zahidlere cevabımız “Ulan öküz, bin kere açıkladık, cümlenin kendi bağlamında bak! Keşan’da en iyi kokoreç yapan yer burası diyoruz! Bazı cahiller gibi dünyanın en iyi lahmacunu ya da döneri demiyoruz!” şeklinden daha kibar olmuyor. Ayrıca bir de marifet iltifata tabiidir desturu var. Onu da çalıştırıyoruz. (Ayıkana tabii) 

Ama sen alıp da adamın iltifatını bağlamsız şekilde yere-göğe sığdıramadan yapar isen o zaman da o esnafın aynada gördüğü büyük bir yanılsamaya dönüşüyor ve zaman içerisinde (hızlıca) kendini dev bir canavar gibi görmeye başlıyor. O sebeple varın siz bizim “en iyi” dediğimiz yerleri egosuzca kabul edin. Yoksa biz esnafı nerede, nasıl okşayacağımızı hepinizden daha iyi biliriz. Hem Keşan’da sizin ve bizim bildiğimiz Şirin Kokoreç’ten daha iyi kokoreç yapan bir yer var da, onu mu yazmadık!?

Neyse kapatalım bu konuyu.

Biz bu manevi düşünceler içerisinde gark olmuş iken hepimize “Burada içi alınmış yarım kokoreç yiyiniz!” diye buyurdu Zerdüşt. 

İman edip, tam da dediğini yaptık. Genelde yüreğimize indirilen emirleri dinleriz. İnanır mısınız, hemen Şirin Kokoreç’ten yanıt geldi.

Tak tak tak tak! Çop çop çop çop! Hırç hırç hırç! İşte bir kokoreççiden duymak istediğimiz cevap tam olarak da bu. 

Yedik. Birer yarım daha söyledik hatta. Bariz beğendik kokoreçi işte. Ekmeğe iri kıyım bırak dersen iri kıyım bırakıyorlar. İçine domates biber koymuyorlar. Bildiğin Trakya kuzusunundan kokoreç sarmışlar işte. Mis gibi kokoreç. Bir de elleri bol. Doya doya kokoreç yiyorsunuz. Daha iyisini yedik mi, yedik. Ama Keşan’da daha iyisini yemedik. Bu demek oluyor ki, başka biri daha iyisi bu diyene kadar Keşan’da en iyisi bu!

Fazla düşünmeye gerek yok. Türkiye’nin kokoreç haritası yapılacak olsa Şirin Kokoreç de bu haritaya girmeli kesinlikle. 

Gelelim kokoreç sonrasına…

Efendim, dükkandan çıktınız. Karşınızda Keşanlı dayıların toplaştığı kent meydanı var. Burada gölgelikte çay/kahve/oralet içiyorsunuz. Siz de en iyisi bizim gibi yapın. Oturun oradaki masalardan birine, çay için. Çok iyi geliyor. Hem bir bakmışsınız solunuzda Gargamel Tekel diye bir oluşum var. Şirin Baba’da kokoreç yemişsiniz,  ezeli düşmanı Gargamel’den de bir şey alıp için bari. Ya da bir şey satın alın. Uyum olsun.

*En yeni lezzet ve mekan keşiflerimiz için Harbiyiyorum Instagram hesabımızı takip edin.

Hani millet (Ying/Yang) arıyor ya bazen. Al sana işte ying/yang. Keşan bunu başarmış. Hürmüz’ü ve dahi Ehrimen’i aynı potada birleştirmiş. İyi ve kötüyü aynı meydanda birbirine hemhal etmiş. Üstüne yetmemiş bir de meydana Jön simitçi İsmail’i denk getirmiş. O da siyahi bir vatandaştan hallice açık tenli ama simidini yakaladı mı pahalı satan bir çingen ırk mensubu kardeşimiz işte. Naban!?

Keşan’a kadar geldiyseniz bunlara alışacaksınız. 

“Böylece gökten üç elma düşmüş, masal da burada bitmiş…” demeyi çok isterdik ama bu yukarıda anlattıklarımız gidi, bir de kendi gözlerinizle görün bakalım hele, ondan sonra tekrar konuşuruz.

Vesselam. 

Şirin Kokoreç, Keşan
Yeni Cami Mah İstiklal Caddesi No:5 (Barış Parkı Karşısı) Keşan, 22900
Tel: 02847152408

Salih Seckin Sevinc

Harbiyiyorum.com kurucusu ve yazarı. 2009'dan beri yeme-içme üzerine keşifler yapıyor. Araştırıyor, yiyor, içiyor, videolar/fotoğraflar çekiyor, düşünüyor ve yazıyor. 2021 - "Ruhani" (Roman) 2018- "Ölüm Yolcusu Abdülüver'in Tuhaf Seyahatleri" (Roman) 2016 - "Harbi Yiyorum - Türkiye'de Harbiden Nerede Ne Yenir?" (Yemek Kitabı) 2015 - "Her Şeyin Başı Blog" (İş Kitabı) 2014 - "Social Media for Real" (İngilizce İş Kitabı) 2012 - "Pazarlama İletişiminde Sosyal Medya" (İş Kitabı) kitaplarının yazarı. 2018'den bu yana ODA TV "Lezzet Peşinde" köşe yazarı, Eylül 2019'da KRT'de "Harbi Yiyorum" programını hazırlayıp sundu. Şu anda "Nerede Ne Yenir?" cümlesinin altını doldurmaya ve lezzet keşiflerini/öğrendiklerini size aktarmaya devam ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir