ÇorbaNE YİYELİMNEREDE YİYELİMYunanistan

Atina’da En İyi İşkembe Çorbası Nerede İçilir? Oinomageireio Epirus (est.1898), Atina, Yunanistan

Atina’daki En İyi Ayak Paça ve İşkembe Çorbacısı: Oinomageireio Epirus (est.1898)

Hayat size bir şehirde işkembe çorbası sunuyorsa, onu için. Bunu yapmamanız için tek nedeniniz sakatat sevmemeniz olabilir. Onun dışında her işkembe sever gittiği memlekette işkembe çorbası yapan bir restoran bulursa orayı mutlaka dener. Bu evrenin değişmez, temel yasalarından biridir. İyi bir işkembe sever gideceği mekanın işkembesinin iyi olup olmadığını daha fotoğrafından görür görmez tanır. Lakin bize de öyle oldu. Atina’da birkaç işkembe çorbacısı var ama gelin biz size en eski ve en iyisini takdim edelim: Oinomageireio Epirus. 1898’den bu yana et pazarının (Varvakeios) içerisinde hizmet veren bir esnaf lokantası. 

Esnaf lokantası dediğimizde elbette burada otantik Yunan lezzetlerinin en halk işi karşılığını bulabileceğiniz anlamına geliyor. Yani lokantaya girer girmez solda göreceğiniz vitrinde günlük sunulan tepsi yemeklerindensipariş verebileceğiniz gibi, eğer bizim gibi işkembe çorbası delisiyseniz doğrudan masanıza oturup sarımsak ve sirkesini sonradan içine boca edebileceğiniz mis gibi bir işkembe çorbası da sipariş verebilirsiniz. Bu arada Oinomageireio Epirus aslında çorbaları ile ünlü bir mekan. Bu yüzden de doğrudan masaya oturup “Biz buraya işkembe çorbası içmeye geldik!” demekten de çekinmeyin!

Mesela Ege otları ile yaptıkları keçi etinden çorba, mesela dillere destan kocaman balık etli balık çorbası, mesela tavuk çorbası, mesela denk gelirseniz salyangoz çorbası. Ama buranın asıl olayı işkembe çorbası dostlar. Ve eğer biraz daha kolejen isterseniz ayak paça (patsa) ile karışık işkembe çorbası. (Mix dediğinizde çok iyi anlıyorlar) 

Akşam 19:30’da kapanan mekanın duvarlarında ünlülerin mekanda çekilmiş nostaljik resimleri var. Bizi burada ilgilendiren tek ünlü rahmet Anthony Bourdain tabii ki. Dünyadaki yeme-içme gustosunun piri Anthony Bourdain’ın burada yemek yemiş olmasının da yarattığı hüzünlü atmosfer ile işkembe ve ayak paçalı karışık çorbalarımızın gelmesini bekliyoruz. Siparişlerimizin yanına da elbette bir “Greek salad” söylüyoruz. Ambiyansı ile bizi bir anda dışarıdaki et marketinden ayıran mekanın camından kafamızı çevirdiğimizde karşımızdaki dükkanda et parçalayan kasabı görüyoruz ve bir kez daha ne kadar mistik-grotesk bir lokantada olduğumuzu idrak edip bulunduğumuz mekana şükrediyoruz. (Bu farkındalıkta olmayan gittiği hiçbir yerden keyif alamaz bu arada!)

İşte tam da bu arada olanlar oluyor ve masamıza işkembe ve ayak paça ile karışık işkembe çorbalarımız hızlıca servis ediliyor.

Bilenler bilir, işkembe çorbası benzeri çorbaları masada renklendirmek, kişiselleştirmek bir gelenektir. Masadaki sağlam acı olduğu belli olan pul biberden, bildiğimiz toz karabiberden, sarımsak suyu ve sirkeden damak tadımıza göre ilave edip kendimize füze gibi çorbalar hazırlıyoruz. Böylece gelin gibi süslediğimiz sakatat çorbalarımız acı, ekşi, kokulu ve yapışkan notalar ile midemizi şenlendirmek için hazır hale geliyor. 

Ve gelsin çorbaların içerisine daldırılan kaşıklar. Adeta kendimizden geçercesine yiyoruz.

Enfes. Hiç şüphesiz eğer Atina’da yaşasaydık Oinomageireio Epirus’un müdavimi olurduk. (Öncelikle çorbalarının tabii) Zaten lokal halk da böyle yapıyor. Aksi halde bu mekanın ta 1898 yılından günümüze yaşaması mümkün olamazdı. 

Yunanlılar paça çorbasına “Patsas” diyorlar. İşkembe çorbasına da “Skembés”. Balkanlarda, Yunanistan’da ve Türkiye’de işkembe çorbasına “milli çorba” gözüyle bakılır. Daha önce Selanik’te çok iyi bir “İşkembe Çorbacısı” nda denemiş ve yazmıştık. (İsmi: Tsarouchas Restaurant) Ayrıca yine Gümülcine’de sahibi Türk olan bir başka sabah çorbacısından da bahsetmiştik. (Onun da ismi: Trakya Lokantası, Rıdvan Usta) Buradan da anlayacağımız üzere Yunanistan’ın çorba kültürü de yeme-içme aktivitelerinin önde gelen bir parçası.

Düşünün ki Evliya Çelebi 17.yy’da kaleme aldığı Seyahatnamesi’nde sadece İstanbul’da 300 tane işkembecinin olduğundan dem vurmuş. Bu demek oluyor ki dünyada en başta restorancılık sektöründe çorbacılar hakimdi. 

En Yeni Mekan ve Lezzet Keşiflerimiz için Harbiyiyorum Youtube kanalımıza abone olun.

Zaten Fransızlardan gelen “Restaurant” kelimesinin karşılığı da “Restore-eden” anlamındadır ve bu da kesinlikle lugatımıza çorbacılardan giriyor.

Hasılı kıymetli yiyen dost, çorba şifadır. Çorba halktır. Çorba berekettir. Çok doğru bir besindir. Her toplumda çorbanın yeri vardır.

Bazen bir çorbanın yerini başka hiçbir yemek tutmaz. 

Oinomageireio Epirus’da da öyle. Yanında hangi yemeği söylemek isterseniz söyleyin. Ama mutlaka çorbasından için. 

Vesselam.

Not: Bu yazının İngilizcesini “Where to Have the Best Tripe Soup in Athens? ” başlıklı yazıdan okuyabilirsiniz.

Oinomageireio Epirus (est.1898)
Filopimenos 4, Athina 105 51, Yunanistan
Tel: +302103240773

Salih Seckin Sevinc

Harbiyiyorum.com kurucusu ve yazarı. 2009'dan beri yeme-içme üzerine keşifler yapıyor. Araştırıyor, yiyor, içiyor, videolar/fotoğraflar çekiyor, düşünüyor ve yazıyor. 2021 - "Ruhani" (Roman) 2018- "Ölüm Yolcusu Abdülüver'in Tuhaf Seyahatleri" (Roman) 2016 - "Harbi Yiyorum - Türkiye'de Harbiden Nerede Ne Yenir?" (Yemek Kitabı) 2015 - "Her Şeyin Başı Blog" (İş Kitabı) 2014 - "Social Media for Real" (İngilizce İş Kitabı) 2012 - "Pazarlama İletişiminde Sosyal Medya" (İş Kitabı) kitaplarının yazarı. 2018'den bu yana ODA TV "Lezzet Peşinde" köşe yazarı, Eylül 2019'da KRT'de "Harbi Yiyorum" programını hazırlayıp sundu. Şu anda "Nerede Ne Yenir?" cümlesinin altını doldurmaya ve lezzet keşiflerini/öğrendiklerini size aktarmaya devam ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir